Panama altın kurbağası küçüktür, çok çarpıcı renklere sahiptir ve kritik derecede tehlikededir. Adından da anlaşılacağı gibi, Panama'ya özgüdür ve BBC tarafından ünlü doğa bilimci David Attenborough tarafından bir bölümde filme alınmıştır. Ancak, o zamandan beri görüşü kaybolmuştur.
Bilimsel adı Atelopus zeteki'dir ve birkaç zehirli ve renkli kurbağa içermesiyle karakterize edilen bir grup olan Bufonidae familyasına aittir. Aşağıdaki alanda size bu tür ve tüm ayırt edici özellikleri hakkında daha fazla bilgi vereceğiz.
Panama altın kurbağasının özellikleri
Adına ve ilk bakışta göründüğüne rağmen, altın kurbağa bir kurbağa değil, bir kurbağadır.Bu küçük amfibi çok küçük bir gövdeye ve hafif bir cinsel dimorfizme sahiptir: dişiler erkeklerden biraz daha büyüktür. Dişilerinin en fazla 15 gram ağırlığında ve 65 milimetreye kadar çıktığı görülmüştür.
Panama altın kurbağası, canlı renklere sahip güzel bir hayvandır: Çoğu yeşilimsi sarıdan tamamen altın rengine kadar değişen bir renge sahiptir; bazılarının sırtlarında ve bacaklarında siyah noktalar olabilir.
Parlak renklerinin de belirttiği gibi, bu hayvan zehirlidir. Dart kurbağaları kadar zehirli değildir, ancak derisi ona dokunan herkesi zehirlemek için tasarlanmış toksinlerle kaplıdır. Neyse ki, bu zehrin etkileri insanlarda neredeyse hiç test edilmedi, ancak yüksek dozlarda öldürücü olduğu düşünülüyor.
Panama altın kurbağasını ailesindeki diğer karakurbağalarıyla karşılaştırırsak, orantılı olarak ince ve stilize bir gövdeye, uzun uzuvlara sahiptir. Cildi pürüzsüz görünüyor ama yakından baktığınızda pürüzlü olduğunu görebilirsiniz.
Panamalı Altın Kurbağa Yuvası
Bu hayvanın doğal yaşam alanı çok küçüktür: Panama'nın endemik bir türüdür ve yalnızca Anton Vadisi'nde ve Campana Ulusal Parkı'nda bulunabilir. Ancak, uzun süredir vahşi doğada gözlemlenmiyorlar ve vahşi ortamda neslinin tükenmesinden korkuluyor.
Panama altın kurbağası, dağ nehirlerinin kıyısındaki nemli ortamlarda gelişir. Ancak kentleşme, son yıllarda habitatını kaybetmesine neden oldu ve bu, popülasyonunun azalmasının nedenlerinden biri olarak kabul ediliyor.
Bu da yetmezmiş gibi bu tür, tüm amfibileri tehdit eden kitrid mantar enfeksiyonundan en çok etkilenen türlerden biriydi. Bu nedenle nüfusu büyük ölçüde azaldı ve günümüzde onu doğal ortamında görmek oldukça nadir.
Panama Altın Kurbağasının Yemeği
Panama altın kurbağası, ailesindeki diğer birçok hayvan gibi hayata iribaş olarak başlar, ardından bacakları ve akciğerleri gelişerek yetişkin halini alır. İribaş formu sırasında esas olarak yosun ve bitki artıkları gibi bitki maddeleriyle beslenir, ancak kurbağaya dönüştüğünde diyetini değiştirir.
Panama altın kurbağası, çoğunlukla böceklerle beslenen etobur bir hayvandır. Yiyecek bulmak için uzun mesafeler kat eden hayvanlar değillerdir: bulduklarını avlarlar. Böylece sivrisinekler, karıncalar, sinekler, ellerine geçen ve ağızlarına giren her şeyle beslenebilirler.
Oynatma
Altın kurbağanın üremesi dışsaldır ve başarılı olması için su ortamına ihtiyacı vardır. Kısacası, hem dişi hem de erkek aynı anda gametlerini serbest bırakır, böylece oositler (ova) suda döllenir. Bu nedenle üreme mevsimi her zaman yağmurlara denk gelir.
Altın kurbağa çiftleşmek için diğer amfibilerle aynı modeli izler. Erkekler, kadınların dikkatini çekmek amacıyla en yağışlı aylarda seslendirme yapmak için toplanırlar. Bir dişi kur yapmayı kabul ederse, yaklaşır ve her ikisi de amplexus'a ilerler. Bu hareket aslında gametleri dış döllenme için yakınlaştırmaya yardımcı olan suyun içinde basit bir kucaklaşmadır.
Panama Altın Kurbağasının Korunması
Panamalı bir altın kurbağanın en son videoya kaydedilmesinin üzerinden neredeyse on yıl geçti. Doğal ortamlarında soylarının tükendiğine inanılıyor: Yalnızca çeşitli hayvanat bahçelerinde ve vahşi yaşam kurtarma tesislerinde yaşayan örneklerin kayıtları var.
Bu duruma yol açan birkaç neden bulunabilir: Birincisi, doğal yaşam alanının kaybı. Panama altın kurbağası, gruplar halinde yaşayamayan ve alanını diğer türlerle paylaşmaya müsamaha göstermeyen bölgesel bir varlıktır.Yaşam alanı çok geniş değildi ve son yıllarda çiftlikler, tomruk şirketleri ve diğer işletmeler bu alanı işgal etmeye başladı.
Diğer tehdit, nasıl kontrol edileceği henüz bilinmediği için belki de daha önemli olan bir mantardır. 2000'li yıllardan başlayarak bu kurbağalar, Amerika'daki diğer amfibi popülasyonlarında da görülen bir mantarın neden olduğu ölümcül bir hastalık olan chytridiomycosis'ten etkilendi.
Doğada bulunan son örnekler, çoğalabilmeleri ve daha sonra tekrar doğaya bırakabilmeleri için iyileştirme merkezlerine götürüldü. Şu anda Kuzey ve Güney Amerika'da 50'den fazla merkezde Panama altın kurbağaları var.
Esaret altında başarıyla çoğ altıldılar. Bilim adamlarının gözetimindeki sayıları iyi ama doğaya geri gönderilemezler: henüz kitridiomikoz için bir tedavi bulunamadı, bu yüzden zaten ölecekler.
Panama altın kurbağası, Panama'nın ulusal sembolüdür. Aslında, 14 Ağustos Ulusal Altın Kurbağa Günü olarak ilan edildi. Pullarda ve banknotlarda temsil edildiği görülüyor, ancak bu türün tanınmasına ve onu kurtarma çabalarına rağmen, Valle de Antón'u yeniden işgal etmesinden önce yapılacak çok iş var.