Hayvanların iletişim kurma yollarından biri de çıkardıkları seslerdir. Bunlar farklı türler arasında değişkendir. Havlama, miyavlama, kıkırdama ve diğer çağrıları nasıl ayırt edeceğimizi bilsek de, her bir seslendirmenin gerçek anlamını bilmememiz normaldir. Bugün bilim, evcil domuzların homurtularını çözmede ilerleme kaydetti.
Domuzlar (Sus Scrofa Domestica) son derece sosyal ve iletişim kurabilen hayvanlardır. Son yıllarda yapılan çeşitli deneyler, sesli iletişimlerinin ilginç yönlerini göstermiştir. İşte size onunla ilgili tüm detayları ve bu memelilerin homurdanmalarının ve seslerinin şaşırtıcı merakını getiriyoruz.
Homurdanan Merak
Hepimiz bir noktada domuzların yaptığı tipik "oinc, oinc" sözünü duymuşuzdur ve bunun çok da önemli olmadığını düşünebiliriz. Ancak, hırıltıları bildiğimizden daha fazlasını ortaya koyuyor. İşte sergiledikleri 5 yenilik ve merak.
1. Kişiliği yansıtıyorlar

Domuz homurtuları, rastgele seslendirmenin ötesinde, kişiliklerinin doğrudan bir yansımasıdır. Dolayısıyla yoğunluk, bireylerin daha proaktif olup olmamasına göre değişir. Bu, University of Lincoln and Queen'de (Birleşik Krallık) 72 yavru hayvan üzerinde yürütülen bir çalışma ile kanıtlanmıştır.
Hayvanların kişilikleri, farklı durumlarda edinebilecekleri davranışları etkileyerek karakterize edilir. Tepkiyi değerlendirmek için domuzlar farklı ortamlara yerleştirildi. En proaktif olanlar, yeni olaylardan önce seslendirmelerinin ritminde daha yüksek oranlar gösterdi.Bu sayede sesleri ve kişiliği arasındaki ilişki kurulur.
Avustralya zebra baklava sırtlı gibi kuş örneklerinde dişilerin eşlerini kişiliğe göre seçtiklerine dair kanıtlar var. Bu yön, bu tür bir ilişkiyle ilgili olabilir ve seslendirmeler bunun için bir temel oluşturur.
2. Domuz homurtuları değişken
Bu sevimli memelilerin sesini basit bir "oinc" in tanımladığını düşündüğümüzde bile öyle değil. Domuzlar, 115 desibeli aşmayan değişken frekanslarda ve yoğunluklarda homurdanma ve ciyaklama gibi 25 ila 30 ses yayarlar. En etkileyici şey, her birinin bir anlamının olması. Bu nedenle, örneğin, yüksek frekanslı çığlıklar korku ile ilişkilidir.
3. Önemli bilgileri iletirler
Gördüğümüz gibi, değişkenliklerinin dışında, farklı seslendirme türlerinin bir nedeni var. Duygusal, fizyolojik ve motivasyon durumuna genel bir bakış sunarlar. Kısacası, domuzlara ne olduğuna dair eksiksiz bir genel bakış.
Örneğin, yemek yerken hafif homurdanmalar yaygındır ve diğer parti üyelerini çağırmak, yani konum sağlamak için işlev gördüğüne inanılır. Yüksek frekanslı ciyaklamalar, sıkıntılı durumlarla bağlantılıdır, bu yüzden alarm vermeye yararlar.
Domuzların homurdanmasının en ilginç yönü, özellikle bu hayvan grubundaki duyguların daha iyi anlaşılmasını sağladığı için sağladıkları bilgilerdir.
4. Cinsiyete ve durumlara göre farklıdırlar
İncelemeler sırasında evcil domuzlar gruplara ayrılarak farklı ortamlara yerleştirildi. Biri daha fazla alan ve konfor sundukları, diğeri ise daha küçük ve daha düşük kalitede. Her durumda seslendirmeleri farklıydı. Özellikle, kötü ortamlardan gelen erkekler etkilenmiş ve çağrıları azalmıştır, bu durum, bu cinsiyette, koşullar elverişsiz olduğunda daha fazla duyarlılığa işaret etmektedir.
5. Hayvan refahını ölçmeyi mümkün kılıyorlar

Toplanan tüm bilgiler ve yapılan gözlemler domuzların davranışlarını daha iyi anlamaya hizmet ediyor. Ayrıca, bir hayvanın refah durumunu belirlemeye olanak tanırlar, bu veriler üreticiler için çok yararlı olabilir.
Böylece, bu yıl Scientific Report dergisinde yayınlanan ve farklı yaşlardaki 411 domuzdan gelen 7.414 çağrının farklı bağlamlarda analiz edildiği bu sosyal memeliler üzerine başka bir çalışma, bu bilgilendirici eğilimi ortaya çıkardı.
Fikir, bir veri tabanı oluşturmak için seslerin karakterizasyonunu elde etmekti. Bu şekilde, çiftliklerde hayvan refahına yönelik gerçek zamanlı bir değerlendirme aracı için temellere sahip olun.
Elde edilen sonuçlar, çağrıları domuzlar için olumlu ve olumsuz bağlamlarda sınıflandırmaya izin verdi.Bu memeliler uygun veya nötr durumlardayken (buluşma, emzirme, koşma, beslenme), sesleri düşük frekansla, özellikle homurdanmalarla karakterize edilir. Aksi takdirde, olumsuz durumlarda (kavga, sütten kesme, tecrit) seslendirmeler, yüksek frekansla çığlık veya feryat şeklindedir.
Duygular seslerin yapısını etkileyebilir ve değiştirebilir, bu nedenle seslendirmeleri ayrıntılı olarak bilmek hayvanların nasıl olduğuna dair genel bir bakış sunar.
Gördüğümüz gibi, sosyal hayvanların akustik iletişimi, gerçek zamanlı olarak duygular da dahil olmak üzere önemli bir veri repertuarı sağlar. Elbette bu bilgilerle domuzların ciyaklamalarına ve homurdanmalarına daha fazla dikkat edecek ve bu sevimli küçük hayvanın kendini ifade etmeye çalışırken ne anlama geldiğini deşifre etmeye çalışacaksınız.